Blog ne hakkında olmalı;
1. Daha kararımı veremedim..lecorbu gibi; İstanbul'u gezsem eskiz yapsam, adam baba mimar bir bildiği olmalı...
Bunun için eskiz defteri alındı,kalemler bolca var!
2.Yanı sıra fotoğrafta mı çeksem, eh dedemin Arabistan'dan getirdiği fotoğraf makinesiyle on yaşında başlamıştım
şıpşakçılığa, sonumun düğün fotoğrafçılığına doğru gidişatı ve maddiyat elimi kolumu bağladı!
Bunun için, bir daha ki maaştan kumbaraya para atmalı, Nikon D5000 alınmalı beyler.
3. Bir şeyler yazmayı çok isterdim hatta deneme cesaretinde bile bulundum ama beni benden başka kimsenin anlamadığının ayırdına varınca; anlaşılan şairleri ve yazarları daha bolca okumaya başladım...
Bunun için; yapmış olduğun kitap listesinde yer alan eserler (yavaştan) ve kütüphane için mobilya al(ınmalı)...
ve............tüm .........bunları yapabilmek için.......biraz erteleme.....ing...65...alana kadar:)
mayıs 2011
Yukarıda İtalik yazılan paragraf yazmaya karar verdikten sonra,ne hakkında yazmalıyım sorusuna verebildiğim cevap hakkında,2011 yılında ben, kendine geri dönüşler yaşamak iyidir.
Fakat çokça da kendinize dönmeyin, çıkamazsınız, dostane bir tavsiye olarak alın lütfen!
1. İstanbul'da dolandım,eskizde yaptım,ahh gençlik, fakat çok uzun sürmedi,sıkıldım. Ve hayatın koşuşturmacası diyelim buna pek vakit ayırmama müsaade etmedi,bende zorlamadım. Okul iş derken olamadı yani, bundan o kadar dert yandın ki,bırak arkadaşlarını sen bile kendinden sıkıldın!
2. O fotoğraf makinesi alındı beyler! Nikon D5000 değilse de D5100 alındı,daha üst model bile olabilir, anımsayamıyorum. İç mimar patronum ABD den getirdi ve ben bir ay bu makina için çalıştım. Ne günlerdi be!
Ve şu an ofiste askılıkta asılı duruyor,yarışma projesi maket fotoğraflarını çekmek dışında onu kullandığını görmedim. Ha, birde bayramlarda Rize'ye gidince aile fotoğrafları çekmek dışında.
3. Seni senden başka kimse anlamamaya devam ediyor, fakat üzülme şunu anladın ki; dünya da kimseyi hiç-kimse tam anlamıyla anlamıyor. Daha özü, anlaşılmak mucize ve çok kıymetli.
Deep note: Şu an sen kendini dahi anlayamıyorsun, insanlar nasıl anlasın!
Ayrıca,anlaşılan şair ve yazar da yok. Okudukça anladın ki;onlarda anlaşılamamış, daha doğrusu herkes kendince anlamış anladığını. Yazar- metin diyalektiği; metin artık okuyucunun ait olduğu bir şey olmuştur, yazarın anlatmak istediği değil de,okuyanın ne anladığının önemi.... offf anlayın işte!
Kütüphanen için İKEA dan mobilya aldın hatta bir ayağı kırıldı bile ama koli-bandı ile bantladın,hala iş görür.
Ve......................hala..............bir şeyleri yapabilmek için ..............epey erteleme........hakkını kullanıyorsun. İng. 75 aldın, o okula girdin ve derslerini verdin, epey ders verdin,neredeyse doktora yapacak kadar ve TEZ'ini yazmayı hala erteliyorsun. Bu konu can sıkıcı , boşver.
-Yıl 2015 nedir planın?
- Aaaaaa,bilmiyo musun ne yapacağını ,çok ilginç!
mayıs 2011
Yukarıda İtalik yazılan paragraf yazmaya karar verdikten sonra,ne hakkında yazmalıyım sorusuna verebildiğim cevap hakkında,2011 yılında ben, kendine geri dönüşler yaşamak iyidir.
Fakat çokça da kendinize dönmeyin, çıkamazsınız, dostane bir tavsiye olarak alın lütfen!
1. İstanbul'da dolandım,eskizde yaptım,ahh gençlik, fakat çok uzun sürmedi,sıkıldım. Ve hayatın koşuşturmacası diyelim buna pek vakit ayırmama müsaade etmedi,bende zorlamadım. Okul iş derken olamadı yani, bundan o kadar dert yandın ki,bırak arkadaşlarını sen bile kendinden sıkıldın!
2. O fotoğraf makinesi alındı beyler! Nikon D5000 değilse de D5100 alındı,daha üst model bile olabilir, anımsayamıyorum. İç mimar patronum ABD den getirdi ve ben bir ay bu makina için çalıştım. Ne günlerdi be!
Ve şu an ofiste askılıkta asılı duruyor,yarışma projesi maket fotoğraflarını çekmek dışında onu kullandığını görmedim. Ha, birde bayramlarda Rize'ye gidince aile fotoğrafları çekmek dışında.
3. Seni senden başka kimse anlamamaya devam ediyor, fakat üzülme şunu anladın ki; dünya da kimseyi hiç-kimse tam anlamıyla anlamıyor. Daha özü, anlaşılmak mucize ve çok kıymetli.
Deep note: Şu an sen kendini dahi anlayamıyorsun, insanlar nasıl anlasın!
Ayrıca,anlaşılan şair ve yazar da yok. Okudukça anladın ki;onlarda anlaşılamamış, daha doğrusu herkes kendince anlamış anladığını. Yazar- metin diyalektiği; metin artık okuyucunun ait olduğu bir şey olmuştur, yazarın anlatmak istediği değil de,okuyanın ne anladığının önemi.... offf anlayın işte!
Kütüphanen için İKEA dan mobilya aldın hatta bir ayağı kırıldı bile ama koli-bandı ile bantladın,hala iş görür.
Ve......................hala..............bir şeyleri yapabilmek için ..............epey erteleme........hakkını kullanıyorsun. İng. 75 aldın, o okula girdin ve derslerini verdin, epey ders verdin,neredeyse doktora yapacak kadar ve TEZ'ini yazmayı hala erteliyorsun. Bu konu can sıkıcı , boşver.
-Yıl 2015 nedir planın?
- Aaaaaa,bilmiyo musun ne yapacağını ,çok ilginç!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder