25 Nisan 2016 Pazartesi

şar

iç sıkıntılarını severim,
kapalı havaları da severim...
verimli olur insan sıkıntılı anında,
sonuçta iç sıkıntısıyla çokta yaşayamaz insan ve
kullanır aklını,bir çare üretir sıkıntıyı uzaklaştırma adına.

bir çare - biçare- ortalıklarda dolaşan umutvar sıkıntılı insan...
bir çare ver bana,  (biçare olmadan) ya rab!

çare sensin!
çare gerekmezdi bir sen olsan,
olsaydın sen biçare olmazdı insan..
bir çare dilenmezdi orda burda şurda.

işte öyle bir şey ...




22 Nisan 2016 Cuma

arada gelir sıkıntılar vol.4

Rumi der ki,
ya kırdığın kalbi yaradan seviyorsa?

kırmayın kalp der, kendime hatırlatma.

hiç birşey yapmak istemiyorum, ve bu eylemsizlikten kırılacak olan kalplerden özür diliyorum.

anlamaya gerek yok,boş verin anlamayın, fakat özrümü kabul edin,rica ediyorum.

Kafka sana da sinirim... Ne biçim adamsın sen ya.

11 Nisan 2016 Pazartesi

korkular

etrafımızı sardı korkular,
sorsanız hiç birşey ürkütemez beni...
fakat şöyle bir liste çıktı,üzerine düşününce:

-amofobi
-glossofobi
-filofobi
-nekrofobi
-ofidiyofobi
-skiofobi

biri bana kalem ya da bıçak doğrultsa oracıkta yığılı veririm. yani demem o ki bir kalemle yıkılı verebilirim,sivri bir kurşun kalemle.

Peter Zumthor Mimarlığı Hakkında

Zumthor, “Atmosferler” kitabında nitelikli mimarlığın kendi için ne anlama geldiğini; nitelikli mimarlık ürünü onu deneyimleyen kişi ...