7 Aralık 2017 Perşembe

ÖZEL EFEKTLERİ KALDIRIN



Akıl diye bir şey keşfettik daha doğrusu uydurduk. Akılcı olmaya çalıştık. Ve olduk ama bütün akıllar birdik, aynıydık… Oysa keşfimizden önce hayallerimiz vardı. Her şeyin belli kuralları, kalıpları olmayan bir dünyamız vardı. Hayal dünyamızı bir kenara attık ve akıl dünyamızın kapılarını sonuna kadar araladık. Özgürleşmek istedik, ilerlemek istedik aklımıza başvurduk.
Gücü fark ettik, aklımız ona sahip olmamızı söyledi, egemenliğini ilan etti ama bütün akıllar birdik, aynıydık. Hayalleriyle farklılaşan bizler aklımızla aynılaştık. Biz diye bir şey kalmadı.
Çocuklar misal; oyun oynamak için hayal kurmalarına gerek yok, biz onlar için icatlar yaptık, oyuncaklar, onlarla oyalansınlar. Haydi, bütün çocuklar oyuncak arabalarınızı gösterin.
Bunun gibi devam eden bir yığın vaziyet, işte içinde olduğumuz hal bu, sanki esir alındık.

Bu sözcükler telaşla ve hafif bir kırgınlıkla ele alınmış olabilir. Gördüğün son araba reklamı… Renault Megan kırmızı bir araba, fonda bir müzik, ışık ve bir kadın... Reklam sloganı; özel efektleri kaldırın! Ve kadın silueti parçalara ayrılır, ışıklar söndürülür, denildiği üzere efektler kaldırılmalı.  Çünkü “asıl önemli olan bunlar çıktığında geriye kalan” , önemli olan nesne oldu gibi. Özne – nesne arasında bir gerilim havası ya da ben mi öyle görmek istiyorum?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Peter Zumthor Mimarlığı Hakkında

Zumthor, “Atmosferler” kitabında nitelikli mimarlığın kendi için ne anlama geldiğini; nitelikli mimarlık ürünü onu deneyimleyen kişi ...